Blog

Otizm ve Sanat

Otizm ve Sanat

Otizm tanısı alan bireylerin sayısı giderek artıyor. Artan tanıyla birlikte, tanı sonrası süreçte otizm spektrumuna giren bireylerin yaşadığı güçlükleri ortadan kaldırmaya ya da azaltmaya yönelik farklı süreçler kurgulanıyor. Yoğun özel eğitim, diyette yapışan radikal değişiklikler, oyun terapileri, duyu bütünleme terapileri bu kurgulanan süreçlerden yalnızca birkaçı. Bunların dışında, sanat etkinlikleri de, otizm tanısı almış çocuklar üzerinde olumlu etkiye sahip bir uğraşı alanı olarak öne çıkıyor.

Sanat çalışmaları, en genel tanımıyla, sanat etkinlikleri aracılığıyla, otizm tanısı almış çocukların zihinsel ve duygusal gelişimini desteklemeyi hedefler. Sanat çalışmaları, yaşam becerilerinin geliştirilmesi, davranış bozukluklarının giderilmesi, problem davranışların elimine edilmesi ve çocuğun kendini ifade etme süreçlerini iyileştirme gibi alanlarda somut çıktılar sunmaktadır.

Son yıllarda otizm ile ilgili medyada görünürlük ve toplumda farkındalık arttı. Otizm, ortaya çıkma nedeni henüz tam olarak bilinmeyen, doğuştan getirilen nörolojik bir durumdur. Tekrarlanan ve dürtüsel davranışlar, sosyal becerilerde zayıflık, duyusal veriyi işleme süreçlerinde yaşanan güçlükler (seslere karşı aşırı duyarlı olma gibi) otizmin akla ilk gelen semptomları arasındadır. Otizm tanısı almış bireylere sunulan en popüler tedavi, ABA temelli davranışsal yaklaşımla düzen”lenmiş bir süreçtir. Fakat son yıllarda, saldece ödül ve ceza süreçleriyle davranışları biçimlendirme ve değiştirme süreçlerinin dışında, davranışsal paradigmanın dışındaki tedavi süreçleri de ebeveynlerin tercih ettiği çözümler yaygınlık kazanıyor. Sanat terapisi adı altında kurgulanan sanat temelli çalışmalar bunların en popüler olanları arasında.
Sanat çalışmaları, en genel tanımıyla, sanat etkinlikleri aracılığıyla, otizm tanısı almış çocukların zihinsel ve duygusal gelişimini desteklemeyi hedefler. Sanat çalışmaları, yaşam becerilerinin geliştirilmesi, davranış bozukluklarının giderilmesi, problem davranışların elimine edilmesi ve çocuğun kendini ifade etme süreçlerini iyileştirme gibi alanlarda somut çıktılar sunmaktadır. Sanat çalışmalarında kullanılan malzemeler, çocuğa duyu bütünleme alanında da bir doyum ve rahatlama sağlayabilmektedir.
Sanat çalışmalarının otizm tanısı almış bireyler için yararlı olmasının birkaç önemli nedeni var. Otizmin en belirleyici semptomlarından biri, iletişim alanında yaşanan güçlüklerdir. Otizm tanısı almış bireyler genellikle, sözlü iletişim ve dil alanlarında güçlük yaşarlar. Sanat, kendilerini dil ve sözcüklerle ifade etmekte zorlanan bireyler için, kendilerini doğrudan ifade etmelerini sağlayan farklı bir kanal sunar. Otizm tanısı almış bireylerin çoğunun görsel belleği daha güçlü olduğu için, sanatın görselliğini kullanmak onlar için olumlu etkiler doğurur. Çocuğun sanat yoluyla kendisini ifade edebilmesi, onu daha ilk günden daha rahat ve mutlu bir birey haline getirir.
Sanat çalışmaları aynı zamanda, otizm tanısı almış çocuğun sosyal iletişim alanında yaşadığı güçlükleri azlatır ve akranları ile olan iletişimini güçlendirir. Sanat etkinlikleri sırasında, başkalarının bakış açısını anlama, sıra alma, başkalarının sanat üretimlerine ‘bakıp’, başka ‘bakış açılarını görme’ anlamında da olumlu etkiler ortaya çıkar.
Sanat çalışmaları, otizm ve otizmle ilişkili semptomların azaltılması amacıyla kullanılan etkin bir süreçtir. İletişim, duygusal gelişim ve duyusal bütünleme alanlarında çocuğu rahatlatır ve çocuğun kendini ifade etmesini sağlar.