Blog

Otizm ve Meslek Seçimi

Otizm ve Meslek Seçimi

Aileler, çocukları otizm tanısı aldığında, başlarına trajik bir olay gelmiş gibi tepki verme eğilimindedirler. Bu durum ister soğukkanlılıkla, ister alabildiğine duygusal tepkilerle karşılansın, süreç herkes için zorludur. Sürecin kabul edilmesinin güçlüğü dışında, otizm tanısı almış bir bireye destek verme sürecinde, öncelikle bu durumu bir felaket olarak okumamak en sağlıklı olanıdır. İnsan türü, dünyadaki yaşamını türlü sorunlarla, eksikliklerle, dayanıksızlıklarla sürdürmek durumundadır. En parlak ve mutlu görünen yaşamlarda bile, hüznün, trajedinin ve dramatik olanın gölgelerini izlemek mümkündür. Kendi kurgumuz olan ‘mutluluğu’, belli bir ana, belli bir insani özelliğe ve genel olarak koşullara bağlamamalıyız. Mutluluk bir zaman dilimi ya da süreç değil, bir bakış açısı, dünyayı belli biçimlerde okuma biçimidir. Yaşamımızı çoğunlukla güçleştiren ön koşullardan arınmış bir bakış açısı, bize otizm ve otizm tanısı almış çocuklarımıza da farklı bir pencereden bakma olanağı verecektir. Onları, diğer insanlardan ayıran özellikleriyle bir bütün olarak anlamaya çalışmak, otizm durumunun onlara yüklediği güçlükleri aşmalarında ve sorunlarını en aza indirgemede sunulabilecek en büyük destektir. Birincil amacımız, çocukları otizm spektrumundan tamamen çıkarmak değil, süreci anlamak, onları toplum içinde sağlıklı durabilen, başka insanlar için anlamlı üretimler ortaya koyabilen bireylere dönüştürmeye çalışmak olmalıdır. Böyle bir süreci yönetirken de, aileler için haklı bir kaygı ortaya çıkıyor: otizm tanısı almış çocuklarının, yetişkinlik yıllarında meslek edinmeleri! Çocuklarının ilerleyen yıllarda, belki kendi aileleri yanlarında olmadığında yaşamla nasıl baş edecekleri, kendi ayakları üzerinde durup duramayacakları, haklı olarak, ailelerin birincil kaygıları arasında yer alıyor.

Mutluluk bir zaman dilimi ya da süreç değil, bir bakış açısı, dünyayı belli biçimlerde okuma biçimidir. Yaşamımızı çoğunlukla güçleştiren ön koşullardan arınmış bir bakış açısı, bize otizm ve otizm tanısı almış çocuklarımıza da farklı bir pencereden bakma olanağı verecektir.

Otizm ya da Asperger tanısı almış bireylere uygun mesleklerin ne olabileceğini düşünürken, mesleğin albenisi ve toplumdaki popülaritesini değil, çocuğun güçlü yanlarını düşünmek gerekir. Bu, gerçekte yalnızca otizm tanısı almış çocuklar için, herkes için geçerli bir durumdur, fakat söz konusu otizm olunca, tanı almış bireyin yapabilecekleri ve yapamayacakları, sosyal ortamlarda yaşadığı güçlükler daha dikkatli bir biçimde ele alınmalıdır. Otizm tanısı almış bireyler için, gelecekte meslek seçimi yapılırken, bireyin sosyal ilişkilerde yaşadığı güçlükler, uzun süreli ve kısa süreli bellek alanlarındaki yetkinlikleri, somut ve soyut düşünme becerileri dikkate alınmalıdır.

Otizm ya da Asperger tanısı almış bireylere uygun mesleklerin ne olabileceğini düşünürken, mesleğin albenisi ve toplumdaki popülaritesini değil, çocuğun güçlü yanlarını düşünmek gerekir.

Tanı almış bireylerin çoğu sosyal ilişkilerde sorun yaşadığı için, meslek seçim sürecinde kişinin sosyal becerileri yanında, ortaya koyduğu ürünler de dikkate alınmalıdır. Meslek seçimi yapılırken, sosyal ilişkilerin daha az önemli olduğu alanlar düşünülmelidir. Yüksek işlevli otizmli bireyler için bilgisayar programcılığı bir seçenek olabilir. Tanı almış bireylerin soyut düşünce alanlarında zorluk yaşadığı düşünüldüğünde, tarih, siyaset bilimi, işletme ve edebiyat gibi alanlardan uzak durmak, çocuğun işini kolaylaştırabilir. Amerika’da Colorado Devlet Üniversitesi’nde profesör olan, dünyada tanınan otizmli bir akademisyen Temple Grandin, otizm tanısı almış bireylerin uzun süreli belleklerinin, kısa süreli belleklerinden çok daha iyi olduğunu açıklıyor. Üç yaşında otizm tanısı alan Prof. Grandin, çarpıcı bir benzetme yapıyor:

“Eğer bir bilgisayar olsaydım, sıradan bir bilgisayarın depolayabileceğinden on kat daha fazla bilgiyi depolayan büyük bir sürücüm olurdu, fakat işlemcim daha küçük olurdu. 1999 yılındaki bilgisayar terminolojisi ile örneklersek, 1000 gigabaytlık bir sürücüm ve 286’lık bir sürücüm olurdu. Normal bireylerde ise yalnızca 10 gigabaytlık bir disk alanı varken, sürücüleri ileri bir Pentium sürücüdür. Bu nedenle, (otizmli bir birey olarak) iki işi aynı anda yapmakta zorlanırım.”

Prof. Temple Grandin, otizm tanısı almış bireylerin, eğitimleri süresince ve sonrasında, yaptıkları işlerin bir portföyünü oluşturmalarını, üretimlerini işverenlerin gözünde somut ve görünür hale getirmelerini salık veriyor. Bu genel çerçeve ve öne sürdüğü ölçütler çerçevesinde, kasiyerlik, garsonluk, şoförlük, sözlü yönergelerin alındığı meslekler, havayolu bilet ajanslığı, brokerlık, hava trafik kontrolörlüğü, resepsiyon görevlisi ve operatör gibi kısa süreli bellek üzerinde yoğun yük yaratan mesleklerden uzak durmak akıllıca olabilir.

Peki otizm ya da Asperger tanısı almış yüksek işlevli bireyler için uygun olabilecek meslekler nelerdir? Temple Grandin, bu sorunun yanıtı olarak aşağıdaki mesleklere değiniyor:

Bilgisayar programcılığı: Endüstriyel otomasyon, yazılım geliştirme, iletişim ve network sistemlerinin yönetimi alanlarında farklı iş alanları ve imkanları sunabilir).
Ticari sanatlar: Reklamcılık ve grafik alanları, gazete, dergi, kitap tasarımları.
Fotoğrafçılık: fotoğraf, video çekimleri, kameramanlık
Ekipman tasarımı: Birçok sektörde gerek duyulan bir alan.
Hayvan eğitmeni ya da veteriner teknisyeni
Araba tamirciliği: Arabanın tüm aksanlarına ve çalışma prensiplerine hakim olabilir.
El sanatları: Tahta oymacılığı, mücevher yapımı, seramik, vb.
Laboratuvar teknisyeni: Özel laboratuvar ekipmanlarının hazırlanması ve ayarlanması.
Web tasarımı: Freelance olarak yürütülebilecek, sosyal ilişkilerde yaşanan zorlukların mesleği fazla etkilemeyeceği bir alan.
Video oyunu tasarımcılığı
Bilgisayar animasyon: Görsel düşünen ve bu alandaki becerileri yüksek olan otizmli bireyler için ideal bir alan.

Yukarıdaki meslekler, görsel becerileri güçlü olan otizmli bireyler için uygun bir liste. Temple Grandin, görsel düşünmeyen, matematik, müzik ve veri alanlarında iyi olan bireyler içinse şu meslekleri öneriyor:

Muhasebe, kütüphanecilik, bilgisayar programcılığı, mühendislik, gazetecilik, editörlük, şoförlük, kasiyerlik, gişe memuru, telepazarlama, istatistikçi, fizik, matematik.

Son olarak, konuşma problemi olan otizmli bireylerin de, kütüphanelerde raf düzeninden sorumlu olabilecelerini, fabrikalarda montaj hatlarında çalışabileceklerini öneren Temple Grandin, bu bireylerin aynı zamanda depo sorumlusu, bahçıvan, veri girişi, tesis bakımı ve geri dönüşüm tesislerinde uygun meslekler bulabileceklerini söylüyor.

Otizm ya da Asperger tanısı almış çocuklarımız için, haklı ve gerekçelendirilebilir bir kaygıyla meslek seçimi yaparkeni, öncelikle çocuğumuzu ne kadar iyi tanıdığımızdan emin olmalıyız. Terapi sürecinde sizin ve çocuğunuzun yanında olan güvendiğiniz uzmanlarınız ve terapistleriniz ile toplu bir görüşme de yapabilirsiniz. Böylece çocuğunuzun güçlü ve zayıf yanlarını daha iyi anlayıp, yönelimlerinizi belirleyebilirsiniz.